İnsanlık tarihinin var olduğu andan itibaren hayati öneme sahip olan su yaşam alanlarının belirlenmesinde büyük bir rol oynamıştır. Eski medeniyetler geçim kaynağı sağlamak ve beslenmek için su kenarlarında yaşamayı tercih etmişlerdir. Bugün dünyada geldiğimiz son duruma bakılacak olursa gelecekte ciddi su sorunları ile karşı karşıya kalacağımızı söylemek mümkün. Yaşanması muhtemel susuzluk ve kuraklık sebebi ile su kaynaklarının bulunduğu bölgelere büyük göçler yaşanacağı ön görülüyor.
Susuzluk ve kuraklıkla mücadele etmenin en etkili yöntemlerinden olan su arıtma sistemleri yeni bir teknoloji gibi görünse de suyun arıtılması M.Ö 2000’li yıllara kadar dayanıyor. Tarihte toplumların temiz su arayışı ile ortaya çıkan suyun arıtılması M.Ö Mısır medeniyetlerinde suyun bulanıklığını ve kokusunu azaltmak amacıyla kullanılmıştır.
İnsanlık moringa ağacının tohumlarını kullanarak başladığı su arıtma serüvenine suyu kum ve çakıl taşından geçirerek katı maddelerden ayırarak devam etmiştir. Bu işlemler suyun daha berrak görünmesini sağlasa da kimyasal anlamda bir temizlik sağlamamıştır. Bu işlemlerden umduğu sonucu alamayan insanoğlu bir de suyu kaynatarak arıtmayı denemiştir. Ancak suyu uzun süre kaynatmak içerisindeki diğer gazların salınımına sebep olduğu için suda kokuyu arttırmıştır.
Roma’da M.Ö 300 - 200 yıllarında su ihtiyacını karşılamak için su kemerleri inşaa edilmiş ve suyun daha yüksek noktalara taşınması için Arşimet su vidasını icat etmiştir. Günümüz arıtma teknolojisinin temelini oluşturan su vidası bugün modern endüstriyel cihazlarda pompa olarak kullanılmaktadır.
Farklı birçok başarısız deneme sonucu suyun arıtılması çok uzun yıllar ilkel yöntemlerle sürdürülmüş, 1804 yılında ilk belediye su arıtma tesisi İskoçya’da kurulmuş, 1850 yıllarında dünyada deniz suyu arıtılmaya başlanmıştır.
İnsanlığın temiz içme suyu ihtiyacı ile ortaya çıkmış su arıtma yöntemleri ve teknolojisi bugün sadece temiz içme suyu için değil, kullanılan suyun tekrar doğaya kazandırılması için de kullanılmaktadır.
Tükenebilir bir kaynak olan suyun geleceğini büyük bir tehlike altında olması toplumları suyu arıtarak tekrar kullanmaya mecbur bırakmıştır. Özellikle sanayi ve evsel alanlarda kullanılan suların arıtılmadan tekrar çevreye salınması temiz suların da kirlenmesine sebep olmakta, gezegenimizin geleceğini riske atmaktadır.
İnsanlık tarihi kadar eski olan suyun arıtılmasına 1980 yılından beri katkı sağlayan firmamız TIMEX’de gelişen teknolojiyi yakından takip ederken bir yandan da geçmişte kullanılan yöntemlerden ilham alarak yeni teknolojiler üretmektedir.